Kadın hiç yerinde durmuyordu. Tam soluk soluğa kalıp dinlenmek için bir koltuğa bedenini bırakacakken küçük kız avazı çıktığı kadar bağırıp onu tekrar göreve çağırıyordu. Çocuğun çığlığı dindiğinde kadının içi rahat etmiyor eline aldığı süpürgeyle bu sefer de odadan odaya kirlilik avına başlıyordu. Eğilmiş beliyle temizliği hızlı hızlı sürdürürken ara ara bir elini beline götürüyor, yüzünde de ağrının yarattığı bir ifadeyle kendi kendine söyleniyordu.
“Şu belimin ağrısı beni öldürecek, temizlik bitsin de bi uzanayım.”
Elektrik süpürgesinin kordonu koltuğun bacağına dolanınca kadın sinirlendi, “Adam bi elini uzatta çöz şunu.”
Koltuğunda elinde kumandasıyla oturan adam hiç umursamadı. Bu işi de kadın kendisi halletti. “Kusura kalmayasın, biliyorum yorgunsun, işten geldin… neyse hallettim ben. Bu kablolar hep böyle dolanacak bir yer bulamadılar mı kendi kendilerine sarılırlar bir daha ayırabilene aşk olsun.”
Söylediğine bir tek kendi güldü. “Şu işlerim bitsin birlikte izleriz televizyon, gerçekten çok zaman oldu oturup dizi izlemeyeli…”
Adam kadının gözlerinin içine baktı, “su getir” dedi.
Erkan K.